Brüksel’e Doğru, 18 Mayıs 2013

Nisanın son günlerinde Uzaklar II’yi Gökova’da bırakıp İstanbul’a doğru yola koyulmuştuk. İstanbul’da önemli bir toplantı vardı. Bayram (Öztürk) Hoca önceden İstanbul Üniversitesi’nin konferans salonunu ayarlamıştı. 30 Nisan’da, işte bu salonda ve çok sıcak bir havada, ‘Antarktika’da Türk Bilim Üssü Çalıştayı’nı yaptık.

Tüm gün boyunca birbirinden değerli akademisyenler (hepsinin adları ve tebliğ konuları bir önceki Seyir Defteri sayfasında bulunuyor) Antarktika’yla ilgili tebliğlerini sundular. Antarktika Çalışma Grubu üyelerinin makalelerinden oluşan Çalıştay kitabı, katılımcılara ve basın mensuplarına dağıtıldı. Bayram Hoca o gün elinde tuttuğu kitabı gösterirken, günün anlam ve öneminin de altını çiziyordu: “Bu Çalıştay ve Çalıştay kitabıyla tarihe not düşüyoruz…”

Akşama doğru Çalıştay başarıyla bitmiş, ‘vakit’ gelmişti. Kendimizi Kumkapı’ya atıyoruz. Acıkmış ve susamışız. Siyah pantolonlu, beyaz frenk gömlekli garsona hangi balığı ısmarlayacağımız konusundaki tartışma uzayınca, ihtisası deniz canlıları üzerine olan Bayram Hoca duruma el koyuyor: “Bu mevsimde istavrit yenir, enginar da çıktı.. Oğlum ortaya bolca istavrit yaptır, deniz börülcesi de getir, kalamar da yaptır, kalamar yerli mi, Hindistan’dan mı, aman şişeyi unutma!..” Kıraçadan biraz irice balıklar nefis olmuş. On parmak girişiyoruz.. Seymen Hoca parmaklarını yalarken, Kıbrıs’ta uzun zamandır bu kadar lezzetli balık yemediğini söylüyor. Çalıştaya sığdıramadığımız konuları masada müzakere etmeye devam ediyoruz.

ANKARA’DA

Çalıştay’dan sonra tekneye dönmeyi planlarken kendimizi Ankara’da buluyoruz. Resmi zevatla görüşmeler yapmamız gerekiyor. Bir haftadır başkentteyiz. Bayram Öztürk, Ahmet Kıdeyş, Burcu Özsoy Çiçek hocalar da buradalar. Hergün Anıtkabir’in altındaki otelimizden çıkıyor, önce Ata’yı selamlıyor, sonra Bakanlıklara doğru yola koyuluyoruz. Şansımız yaver gidiyor. Binali Yıldırım Bey ve yardımcısı Suat Hayri Aka Beyin bir buzkıran gibi önümüzde açtığı yolda son sürat ilerliyoruz.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, TÜBİTAK Uzay Teknojileri Araştırma Enstitisü derken günler su gibi akıyor. Her gittiğimiz yerde ilgiyle karşılanıyoruz. Tamer Beşer ve Meryem Şahin Tütüncü’den TÜBİTAK’ın, Göktürk ve rasat uydularını takip amacıyla, Antarktika’da bir yer istasyonu kurmak istediğini öğreniyoruz. Bu harika bir haber! Türkiye’nin en büyük bilim kuruluşuyla, Antarktika’da bir Türk bilim üssü açılması için çalışanların amaçları örtüşüyor.

Çevre Bakanlığı’nda Mehmet Baş ve Murat Turan ile yaptığımız görüşmenin ardından Dışişleri Bakanlığı’nda da ilgiyle karşılanıyoruz. Mehmet Poroy, Barış Kalkavan ve Yeşim Çobanoğlu zaten konuya hakimler, anlattıklarımızı ilgiyle dinliyorlar. Barış Kalkavan Bilkent’te okurken Seymen Hocanın talebesi olduğunu söylüyor. Ertesi gün öğle yemeğine davet ediyor.

Yıllardır yemediğim musakkaya kaşık sallarken Barış Kalkavan’ın anlattıklarını dinliyorum. Ne kadar bilgili ve aydın bir diplomat.. Ankara’da görüştüğümüz diğer yetkililerden sonra kafamdaki o asık suratlı ve eyyamcı bürokrat imajının ciddi bir şekilde zedelendiğini hissediyorum! Sibel de aynı fikirde. Ona: “Biz burada sadece birkaç kişiyle görüşüp tanıştık ama, umarım diğerleri de bu tanıştıklarımız gibidirler,” diyorum.

BRÜKSEL’E DOĞRU

Uzaklar’dan birkaç günlüğüne ayrılmıştık, fakat neredeyse 20 gündür yollardayız. Tekneden üzerimizdeki blucinler ve spor ayakkabılarla çıkmıştık. Hala aynı giysilerle dolaşıyor, toplantılara katılıyoruz. Bu kadar uzun süre tekneden ayrı kalacağımız aklımıza bile gelmemişti. Artık Gökova’ya dönme zamanı geldi derken olaylar başka türlü gelişiyor. Dışişleri Bakanlığı’nın izni ve yetkilendirmesiyle Belçika’ya gitmemiz gündeme geliyor.

Brüksel’de 20 – 29 Mayıs 2013 tarihlerinde düzenlenecek, Antarktika Antlaşması 36. Danışma Toplantısına katılmamız kararlaştırılıyor. Bu girişimin Antarktika’da bilim üssü kurulması yolunda önemli bir hamle olacağını düşünüyoruz. Böylece Türkiye Antarktika antlaşmasına imza koyarak ‘istişari olmayan ülke’ sıfatını almasından 18 yıl sonra ilk defa bu toplantılardan birinde temsil edilmiş olacak. (Söz konusu toplantıyla ilgili bilgiler aşağıdaki adreste: http://www.ats.aq/index_e.htm )

Brüksel’e akademisyenlerden oluşan beş kişilik bir heyetle gideceğiz. Orada Antarktika için çalışan Takbam adlı derneğin üç üyesiyle buluşacak, hep birlikte toplantılara katılacağız. Umarım bu girişim Türkiye’nin Antarktika’da bilim üssü kurması yolunda bir başka önemli kilometre taşı olur.

Scroll to Top