Uzaklar II 4-5 kuvvetindeki doğu rüzgârının kaldırdığı dalgalara baş vura vura kuzeydoğuya, ekvatora doğru tırmanmaya devam ediyor. Yola çıkalı yirmi gün olmuş. Zaman ne çabuk geçiyor… Falkland adaları artık çok gerilerde… Göz açıp kapayıncaya kadar 2500 mil dümen suyumuzda kalmış bile. Darısı pruvamızdaki diğer 2500’er millerin başına…
Uzun okyanus geçişlerinde ilkleri kutlamak gelenektir. Biz de ilk yirmi günü tamamlamanın şerefine, karavanada ‘elmalı röşti’ çıkıyor. Elmalı tartı andıran bu tatlıyı daha önce yememiştim. Gayet hafif, pek de lezzetliymiş…
Havalar ısınmaya devam ediyor. Koca bir kasa içinde sintinede muhafaza ettiğimiz elmalar ısınan havayla birlikte bozulmaya başladı. Sibel çürüyen, bozulan elmaları değerlendirmeye çalışıyor. Daha elmalı röşti bitmeden, şimdi de fırında elmalı kurabiye pişiyor!
Deniz suyu sıcaklığı 22 dereceyi buldu. Uzun zamandır yıkanmamıştık. Sabırsızlıkla suyun ısınmasını bekliyorduk. Dün nihayet beklediğimiz gün geliyor. Sırayla havuzlukta banyo yapıyoruz. 19 gün sonra vücuduma ilk defa su değince bir tuhaf oluyorum. İyice sabunlanıp kova kova deniz suyuyla Güney Okyanusunun kirini, pasını, stresini atıyorum. Önümüzdeki yol için dilekler tutuyorum. İnşallah yel üfürecek, su götürecek Uzaklar II sağ salim hedefine varacak.